Besmele…
A’ta, Cabir b. Abdullah’ın (ra) şöyle dediğini rivayet etmiştir:
“Bismillahirrahmanirrahim nazil olunca, bulut doğuya çekildi. Sert esen rüzgar sakinleşti, denizler coştu. Hayvanlar kulak verip dinlemeye başladılar. Şeytanlar gökten atılarak kovuldu. Allah (cc), izzeti üzerine şunlara yemin etti:
Adı hangi hastaya okunsa ona şifa olacak. Yine adı ne üzerine okunsa onda uğur ve bereket olacak. Bir kimse “Bismillahirrahmanirrahim” okursa, o cennete girecek.” (1)
Ebu Vail, Abdullah İbni Mesud’un (ra) şöyle dediğini rivayet etmiştir:
“Bir kimse on dokuz cehennem zebanisinin şerrinden kurtulmak istiyorsa “Bismillahirrahmanirrahim” desin. Besmele on dokuz harften meydana gelmektedir. Allah (cc), onun her bir harfinden dolayı, okuyanı koruması için bir kalkan yaratır.” (2)
Tavus’un İbni Abbas’tan (ra) rivayet ettiğine göre, Osman b. Affan (ra) Hz. Peygamber’den (Sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “O Aziz ve Celil olan Allah’ın isimlerinden bir isimdir. İsmi azam ile onun arasındaki yakınlık, gözün karası ile beyazı arasındaki yakınlık kadardır.” (3)
Enes b. Malik’ten (ra) rivayet edildiğine göre, Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: ” Bir kimse üzerinde ‘Bismillahirrahmanirrahim’ yazan bir kağıdı kirlenmemesi için saygıyla yerden kaldırırsa, Allah katında sıddıklardan yazılır. Ana babası müşriklerden olsa bile azapları hafifletilir.” (4)
Denilmiştir ki:
Lanetli İblis’in şu üç yerde ağlayıp sızladığı ve her şeyden mahrum kaldığı başka bir yer görülmemiştir.
1- Lanete uğrayıpta melekler arasından semadan atıldığı zaman
2- Hz.Peygamber (Sallallahu aleyhi ve sellem) dünyaya geldiği zaman
3- Başında “Bismillahirrahmanirrahim” bulunan Fatiha Sûresi indirildiği zaman. (5)
“Bismillahirrahmanirrahim” nâzil olduğu zaman, Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu:
“Âdeme indirilen ilk ayet budur.” Âdem dedi ki: “Bunu okumaya devam ettikleri sürece, zürriyetim azaptan emin olur.” Sonra bu ayet-i kerime kaldırıldı. Daha sonra İbrahim Halil (as)’e indirildi. O da mancınıkla iken bunu okudu. Allah (Celle Celalühû) da ateşi serin ve selamet kıldı. İbrahim’den sonra yine kaldırıldı. Sonra Süleyman (as)’a indirildi. O zaman yanındaki melekler ona şöyle dediler: “Ey Süleyman şimdi, Allah için mülkün tamam oldu.” Süleyman’dan sonra yine kalktı. Ve Allah (cc) bana indirdi. Kıyamet günü ümmetim ‘Bismillahirrahmanirrahim’ diyerek gelecek. Onların amelleri mizana konulunca, hasenatı daha ağır gelir. Kitap veya mektup yazacağınız zaman, onu yazınız. Konuşmaya da onunla başlayınız.”
Besmelenin fazileti
İkrime’den rivayet edildiğine göre şöyle demiştir: “Allah’ın ilk yarattığı levh-i mahfuz ve kalemdir. Allah (cc) kıyamete kadar olacakları, kaleme levh-i mahfuz üzerine yazmasını emretti. Onun levh-i mahfuz üzerine yazdığı ilk şey şudur: ‘Bismillahirrahmanirrahim.’ Allah (cc) bu ayeti okudukları sürece, kullarına bir güvence kıldı. Bu yedi kat sema ehlinin okuduğudur. En üst semada bulunanlar, Mecid olan Allah’ın perdedarları Kerrubiyyun melekleri, saf tutan melekler, tesbih edenler bunu okurlar.
Âdem’e (as) ilk inen ayettir. Âdem (as) şöyle dedi: “Zürriyetim bunu okudukları sürece, azaptan emin olurlar.” Ondan sonra kaldırıldı. Sonra İbrahim (as)’a Hamd Suresi’nde indirildi. O bunu mancınık önündeyken okudu. Allah (cc) ateşi onun için serin ve selamet eyledi. Ondan sonra yine kaldırıldı.
Sonra Musa’ya (as) indirilen Suhuf’ta nazil oldu. Bu ayette, Firavun, sihirbazları Haman ve ordusu, Karun ve ona uyanlar mağlup oldu. Ondan sonra yine kaldırıldı.
Daha sonra Davud oğlu Süleyman’a (as) indirildi. O zaman melekler şöyle dediler: “Bugün Allah senin mülkünü tamamladı ey Davud oğlu.”
Süleyman (as), bunu her neye okudu ise o kendisine boyun eğdi. Bu ayet nazil olunca, Allah Süleyman’a (as) İsrailoğullarına şöyle seslenmesini emretti: “Dikkat ediniz. Sizden, Allah’ın kötülüklere karşı olan ayetini kim duymak istiyorsa, Davud’un mihrabında duran Süleyman’ın (as) yanına gelsin. Kendisi orada durup okumak istiyor.”
Bunun üzerine, ibadet için kendini bir köşeye çeken kişiden tutun, seyyah olup gezenlere kadar herkes koşarak geldi.
Bilginler, abidler, zahidler, tüm kabileler Süleyman’ın yanında toplandılar. Süleyman (as) kalktı, Halil İbrahim’in minberine onlara bu güven veren ayeti okudu: “Bismillahirrahmanirrahim.” Bunu dinleyen herkesin içi huzurla doldu. Ve şöyle dediler: “Senin gerçekten Allah’ın Rasulü olduğuna şehadet ederiz.” Süleyman (as) bu ayet ile yeryüzü krallarını mağlup etti.
Allah (cc); Peygamberi Muhammed’e (Sallallahu aleyhi ve sellem) Mekke’yi bu ayetle verdi.
Süleyman’dan sonra bu ayet kalktı. Daha sonra Meryem oğlu Mesih İsa’ya (as) indirildi. İsa (as), bu ayetin gelişiyle rahatladı. Onu havarilere müjdeledi.
Sonra Allah (cc) ona şöyle vahiy gönderdi: “Ey iffetli kadının oğlu! Sana hangi ayetin geldiğini biliyor musun? O kötülüklere ve güçlüklere karşı eman ayetidir. Yani “Bismillahirrahmanirrahim”dir. Onu çok oku, ayakta iken, otururken, gelişinde, gidişinde, yükseğe çıkarken, aşağı doğru inerken. Bir kimse vefat edip de kıyamet günü geldiğinde, amel defterinde, bana inanarak ve Rabliğimi kabul ederek, sekiz yüz kere “Bismillahirrahmanirrahim” okumuşsa onu cehennemden azat ederim, cennete koyarım. Okumaya ve namaz kılmaya, duaya bununla başla. Okumaya ve namaz kılmaya, duaya bununla başla. Okumaya ve namaz kılmaya, duaya besmele ile başlayan kimseyi, Münker ve Nekir melekleri korkutmaz. Ölüm hali ona kolay gelir. Kabir sıkıntısı çekmez. Benim rahmetim onun üzerine olur. Kabrini kendisine genişletirim. Kabrini nurlandırırım. Onu kabrinden, bedeni beyaz ve yüzü nurlu yanında parlayan bir nurla çıkarırım. Hesabını kolay eylerim. Sevabını ağır getiririm. Sırat köprüsü üzerinde tam bir nur veririm ki, o nurla cennete girer. Kıyamet günü bir münadiye, “Saadete eren ve mağfirete kavuşan” diye seslenmesi için emir veririm.
Bunun üzerine İsa (as) şöyle dedi: “Ya Rabbi bunlar yalnız bana mı mahsustur?”
Allah (cc) şöyle buyurdu: “Hayır; hem sana hem de sana tabi olan mahsustur. Senin dediğini diyene, senin tuttuğunu tutana da mahsustur. Bu ayet-i kerime, senden sonra Ahmed’e ve ümmetine gelecektir.”
Bu durumu İsa (as) havarilerine haber verip şöyle dedi: “Benden sonra Ahmed isimli bir Rasulün geleceğini müjdeliyorum.” (6)
Böylece Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) Efendimizin şeklini, sıfatını, faziletinin neler olduğunu hep anlattı. Sonra onlardan, Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) Efendimize yetişirlerse iman etmeleri için söz aldı. Allah (cc), İsa’yı (as) semaya çıkaracağı zaman, Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) Efendimizin şanını onlara anlattı. Havariyyun devri son buldu; ona tabi olanlar da gitti. Bir başkaları geldi. Bu gelenler dahi, hem kendileri sapıttı, hem de başkalarını yoldan saptırdılar. Dinlerini dünyalıklara değiştirdiler; kendileri de değişti. İşte o zaman Nasara’nın kalbinden bu ayet-i kerime kalktı. Ancak, Rahip Bahire(a) ve benzerleri gibi, İncil’i bilen ve Müslüman olanlarının kalbinde kaldı. Sonunda, Allah (cc), Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) Efendimiz yolladı. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) Efendimize bu ayet-i kerimeyi Hamd (Fatiha) Sûresi’nde gönderdi. O zaman Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) Efendimiz Mekke-i Mükerreme’de idi. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) Efendimiz, bu ayet-i kerimenin, surelerin başına yazılması için emir verdi. İşte böylece; yazılan mektupların, defterlerin başına yazılması için emir verdi. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) efendimize bu ayet-i kerimenin gelmesi büyük bir fetih müjdesi idi. Yüce Allah, izzetine yemin ederek şöyle buyurdu: “İman sahibi mümin bir kimse, hangi işe besmele ile başlarsa, o işte kendisi için hayır ve bereket olur. Hangi mümin bu besmeleyi okursa, cennet onun için dile gelir ve şöyle der: “Emret, hazırım. Allah’ım bu kulunu bana yolla; ‘Bismillahirrahmanirrahim’ ayet-i kerimesi hakkı için.” Bir kimseyi ki cennet kendisine çağırırsa; o kimse için cennete girmek vacip olur.”
Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) Efendimiz, bir hadis-i şerifinde şöyle buyurdu: “Başında, ‘Bismillahirrahmanirrahim.’ ayet-i kerimesi bulunan bir dua geri çevrilmez.”
Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) başka bir hadiste şöyle buyurdu: “Ümmetim kıyamet günü geldikleri zaman; dillerinde, ‘Bismillahirrahmanirrahim…’ ayet-i kerimesi olacaktır. Terazide onların iyilikleri ağır gelecektir. Bunu gören diğer ümmetler soracaklar: “Muhammed ümmetinin iyilik gözlerinin ağır gelmesine sebep nedir? Peygamberler, ümmetlerine şöyle diyecekler: “Bu, Muhammed ümmetinin sözlerinin başında Yüce Allah’ın isimlerinden üç isim vardır: Besmele terazinin bir gözüne konsa, tüm halkın günahları da bir gözüne konsa, Besmele hürmetine iyilik tarafı ağır basar.”
Allah (cc) bu ayet-i kerimeyi her hastalığa şifa olarak göndermiştir. Yapılan her ilaçta da bu ayet-i kerime bir yardımcıdır. Allah (cc), bu ayet-i kerimeyi cehenneme karşı bir kalkan kılmıştır. Bu ayet-i kerimeyi okumaya devam edenler, yere batmaktan, çirkinleşmelerden, iftiradan emin olurlar.
Besmeleyi dinlemenin fazileti
Burada, besmeleyi dinlerken, vasıtalı olarak dinliyorsun; onu vasıtasız dinlemeye geç; gör neler olur?
Besmeleyi, şimdi bu aldatıcı dünya evinde dinlemektesin; sonsuz sürur yurdunda dinlemeye gir. Bak; o zaman neler bulursun?
Besmeleyi burada şeytan diyarında dinlemektesin; Rahman’ın yanında dinle ki, nelere erdiğini göresin.
Besmeleyi, şimdi zelil bir kuldan dinliyorsun; Melik ve Celil zattan dinle ki, neler olduğunu anlayasın.
Burada anlatılan, Besmelenin bir haber lezzetidir; onu görme lezzeti nasıl olacak, anla!
Burada elde edilen mücahede ile alınan Besmelenin lezzetidir; müşahede ile alınan besmelenin nasıl olacağını düşün!
Burada elde edilen Besmelenin açıklama tadıdır: ya onu gözle görme lezzeti nasıldır!
Burada Besmele, gizliden haber olarak anlatılıyor; karşı karşıya gelince nasıl bir lezzet duyulacağını var hesap eyle!
Besmelenin faziletleri
“Bismillah”ı şöyle oku:
“Bismillah” ; O, zıtları olmaktan yana şanı yücedir.
“Bismillah” ; O dengi olmaktan yana münezzehtir.
“Bismillah” ; O çocuk sahibi olmaktan yana mukaddestir.
“Bismillah” ; O, nurları nur eden Zattır. “Bismillah” ile O, iyilere ikram eden Yüce Zattır.
“Bismillah” ; O, kaderi takdir eden, kalpleri ve basiretleri nurlandırandır.
“Bismillah” ; O, seher vakitlerinde iyi zatların kalplerine tecelli eder.
“Bismillah” ; O, âşıklara sırları öğretti. Sonra onları nurlarla aydınlattı; sırlarını sevenlere tevdi etti. Onları, tehlikelerden korudu; yabancılara bağlanmaktan alıkoydu. Bu halde, onlardan; ağırlığı, yükü, hataları ve günahları sildi.
O Yüce Zat ki, ta ezelden beri ihsan etmek ve fazilet vermekle sıfatlanmıştır; istiğfar edenlerin de günahlarını bağışlar.
Daima, “Bismillah” diye oku. O öyle bir isimdir ki, ırmaklar onunla akar; ağaçlar onunla biter.
O öyle Yüce Zatın ismidir ki, kullardan itaat ehli kimselerin itaati ile beldeleri mamur eyler.
Beldelerin, dağlar gibi sütunları vardır. Yer, onlar sayesinde üzerinde olanlara beşik gibi yayılmıştır. İşte bunları yapan o ismin sahibidir.
Bu yerin dağlar gibi sahipleri “Hayırlı Kırklar” olup, Abdallar arasından seçilmiştir.
Bunlar, Yüce Rabbi ortakları ve benzeri bulunmaktan daima tenzih ederler; Onlar, dünyada iken sultandırlar; âhirette ise kullara şefaatçi olacaklardır.
Allah (cc) onları, âleme fayda, kullara rahmet için yaratmıştır.
Besmele’nin diğer faziletleri
“Bismillah” , zikredenlere bir azık, güçlülere izzet, zayıflara sığınak, sevenlere nur, âşıklara sevinçtir. “Bismillah” ile ruhlar rahata kavuşur. “Bismillah” ile bedenler necat bulur.
“Bismillah” ile gönüllere nur dolar.
“Bismillah” ile tüm işler düzene girer.
“Bismillah”, Allah’a güvenenlerin başında bir taçtır.
“Bismillah”, Allah’a ulaşanların kandilidir.
“Bismillah”, aşıkların şarkısıdır.
“Bismillah”, dilediği kulu aziz eden, dilediği kulu da zelil eden bir Zatın adıdır.
“Bismillah”, cehennemi düşmanları için bekleyen bir ateş eyleyen bir Zatın adıdır. Yüce Zatını görmeyi dahi sevdikleri için hazırlamıştır.
“Bismillah”, sayı hesabına göre değil, güç ve kuvvet cihetiyle tek olan Zatın adıdır.
“Bismillah”, bir son düşünülmeden baki olan bir Zatın adıdır.
“Bismillah”, bir dayanağı olmadan kaim olan bir Zatın adıdır.
“Bismillah”, her surenin onunla başladığı Zatın ismidir.
“Bismillah”, yalnızlıklar, onunla güzel olan; namazlar onunla tamam olan bir Zatın adıdır.
Zanları güzelleştiren yüce Zatın adıdır.
Gözler, kendisi için uykusuz kalan yüce Zatın ismidir.
O, bir şeye, “Kün!” (Ol!) dediği zaman, her şeyi olduran Zatın ismidir.
Bu isim, kendisine dokunulmaktan münezzeh olan Zatın ismidir.
Bu isim, insanlara ihtiyacı olmayan Zatın ismidir.
Bu isim, herhangi bir şeyle kıyas edilemeyecek kadar Yüce Zatın ismidir.
“Bismillah”ı harf harf oku; bin bin ecir alırsın. Sel gibi günahlar üzerinden akar gider.
Bir kimse, dili ile besmele okur ise; dünya onun için şahit olur.
Bir kimse, kalbi ile besmele okursa; ahiret onun için şahit olur.
Bir kimse, içten içe sır dili ile Besmele okur ise; onun şahidi Yüce Mevlâ olur.
“Bismillah” öyle bir kelimedir ki, dilere onun tadı gelir.
“Bismillah” öyle bir kelimedir ki, onun olduğu yerde gam olmaz.
“Bismillah” öyle bir kelimedir ki, onunla nimetler tamam olur.
“Bismillah” öyle bir kelimedir ki, onunla sıkıntılar açılır.
“Bismillah” öyle bir kelimedir ki, yalnız bu ümmete mahsustur.
“Bismillah” öyle bir kelimedir ki, onda Celâl ve Cemâl tecelli etmiştir.
“Bismillah” demek, Celâl içinde Celâldir.
“Rahmanirrahim” demek, Cemâl içinde Cemâl demektir.
Allah’ın celâlini müşahade eden kişi, su gibi erir gider; ama onun cemâlini müşahade eden yaşar kalır.
Allah adı öyle bir kelimedir ki, “Kudret”le “Rahmet”i bir araya getirmiştir. Kudret, itaat edenlerin itaatini toplar; rahmet ise günahkârların günahlarını siler.
Besmelenin sonuçları
“Bismillah” diyerek okumaya bak. Bu durumda sanki Allah (cc), bana şöyle der gibidir:
“İtaat yolunu bulanlar, benimle buldular. Sonra itaat nurunu bulup âyân haline geçtiler. Sonra, âyân halinden de geçip beyan haline ulaştılar.”
Anlatılan hale eren bir kimsenin kalbi, sırların kabı, din ilimlerinin de yatağıdır.
Bir kimse, sevdiğine kavuşunca, artık, uzun uzun yürümekten kurtulur.
Bir kimse, görme haline kavuşunca, artık onun habere ihtiyacı olmaz.
Bir kimse, Samed olan Allah’a ulaştı mı, yorulmaktan kurtulur.
Bir kimse, dostuna kavuştu mu, ayrılıktan kurtulur.
Bir kimse, aradığı büyük Zata erince, vecde ihtiyacı kalmaz.
Bir kimse, Yüce Allah’a kavuşunca, artık onun için bedbahtlık yoktur.
Besmele harfleri
Daima “Bismillah” diye oku. Ondaki harfler sırası ile şu manayı taşırlar:
“BA”, “Bari” ismine işaret olup manası, “mahlukatı var eden”dir.
“SİN”, “Settar” ismine işaret olup manası, “hataları örten”dir.
“MİM”, “Mennan” ismine işaret olup manası, “karşılıksız ihsanlarını yağdırandır”.
Denilmiştir ki: Besmeledeki harflerin manaları sırası ile şöyledir:
“BA”, çoluk çocuktan beridir.
“SİN”, “Sem’i”, yani bütün sesleri duyar.
“MİM”, edilen duaları kabul eder.
Şu manayı anlattığı da söylenmiştir: Yediriniz, ben de sizi yedirip doyuruyorum. İçiriniz, ben de size içiriyorum. Bana bakınız, sizin için var olan benim.
“Besmele” harflerinin şöyle manalandırıldığı da olmuştur:
“BA”, tevbekârların ağlamasına işarettir.
“SİN”, ibadet edenlerin secdesine işarettir.
“MİM”, günahkârların mazeretine işarettir.
Şöyle anlatılmıştır: “Allah”, belayı kaldırıp rahatlık kapısını açandır. “Rahman”, karşılıksız ihsanlar edendir. “Rahim”, hataları bağışlayandır.
Şöyle mana verildiği de olmuştur: “Allah”, irfan sahipleri içindir. “Rahman”, ibadet edenler içindir. “Rahim”, günahkârlar içindir.
Şöyle anlatılmıştır:
“Allah” öyle Yüce Zattır ki, sizi yaratandır; hemde en güzel bir şekilde.
“Rahman”, sizin rızkınızı verendir. Çünkü O, rızık verenlerin en hayırlısıdır.
“Rahim”, öyle bir Zattır ki, sizi bağışlar. Zira O, bağışlayanların hayırlısıdır.
Denilmiştir ki: “Allah”, nimetleri ile kullarını süsleyendir. “Rahman Rahim”, keremi ile cömertliği ile kullarını doyurandır.
Şöyle bir mana da verilmiştir: “Allah”, bizi ana karınlarından çıkardı. (Yoktan var etti.) “Rahman”, bizi kabirlerden çıkardı. “Rahim” ise bizi zulmetten nura ulaştırandır.
Besmele’nin duası
Şeytana muhalefet edene, isyandan uzak durana, cehennem ateşinden kendini koruyana, iyiliği artırıp Rahman olan Allah’ın zikrini çoğaltana Allah (cc) merhamet eylesin.
“Bismillah” şöyle der: “Allah’a güvenen kimseye, Allah’a yönelene, Allah’a tevekkül edene, Allah’ı zikirle meşgul olana Allah rahmet eylesin!”
“Bismillah” şöyle diler: “Dünyaya karşı zahid olana, âhirete karşı hevesli bulunana, eziyetlere sabredene, nimetlere şükredene, Mevlâ’nın zikri ile meşgul olana Allah rahmet eylesin.
“Bismilllah” der ki: “Putlardan uzak durana, dünyalığın yeteri kadarına kanaat edene, hiç ölmeyen “Hayy” Zatın zikrini vazife bilene ve “Bismillah…” diyene Allah rahmet eylesin.
Önemli!: Abdülkadir Geylani Hazretlerinin bu adla (Kötülük Davetçisi Şeytanla Mücadele) yazmış olduğu bir eseri yoktur. Ancak adını verdiğimiz bu kitap, Abdülkadir Geylani hazretlerinin eserlerinden alınarak bir risale şeklinde yayınlanmıştır. Bu risale ise; Abdülkadir Geylani Hazretlerinin; “Gunyetu’t Talibin” adlı eserinden alıntılanarak yayınlanmıştır.
Dipnotlar
1-) Tedrîbu’r Râvî, 1/53