Kulak çubukları esasen kulak kepçesindeki kıvrımları, kulak arkasındaki oluğu temizlemek için dizayn edilmiştir. Ancak pek çok kişi kulak kanallarının içini temizlemek için kullanır. Büsbütün yanlıştır. Çünkü kulak, kendini temizleyebilen hatta koruyabilen bir mekanizmaya sahiptir. Kulak kanalı girişinde yerleşen tüyler, yabancı maddeleri tutar ve sürekli olarak dışarı bir vuruş hareketi yaparak kulak kanalı dışına atar. Tüylerin diplerindeki bezlerde oluşan asit içerikli salgı da koruyucu özelliktedir ve tüyler yardımıyla parça parça dışarı atılır. Kulak çubuklarının kulak kanalına sokulması, bu mekanizmayı zamanla bozar. Ayrıca mevcut kulak kirinin çok azını dışarı alıp büyük kısmını kulak zarı önünde biriktirir.
Kulağınızdaki yağlı salgı kir değil
Ahmet Almaç, kulağın banyodan sonra haftada bir temizlenmesi gerektiğini ifade ederek, şöyle devam etti: “Kağıt mendil, peçete veya tuvalet kağıdını parmağınızın ucuna koyacaksınız. Onunla parmağınızın ulaştığı kadar kulak yolunu, girişteki çukurluğu temizlemek yeterlidir. Bu birikinti, zaten herkesin kulağında var. Bu, hastalık filan değil, biz bunu kir olarak da tanımlamayız, serümendir, doğal salgısıdır. Sarı-kahverengi bir görüntüsü vardır ama herkes bunu kir gibi değerlendiriyor, halbuki değil. Mutlaka bunun kulakta bulunması lazım. Bulunmazsa zaten dış kulak yolu hastalanır. Kulak yolu mutlaka fizyolojik olarak bu yağla yağlanmış olacak.”
Prof. Dr. Ahmet Almaç, kulağın her gün çubuklarla temizlenmesi halinde kulak yolunun rahatsız olduğunu, bu nedenle kulak yolunda iltihap, egzema, kaşıntı, kızarıklık ve ağrı gibi hastalıkların ortaya çıktığını söyledi. Pamuklu çubukların hiç tavsiye etmedikleri bir yöntem olduğunu vurgulayan Almaç, “Zaten kulak yolu, serümeni (yağlı salgı) dışarı doğru itiyor. Siz de dışarıya yaklaşmış olanı mendil yardımıyla dışarı alabilirsiniz” ifadesini kullandı
Kaynak: http://arastiralim.com
